Manavgat Masaj Salonu-Masöz Esra
Manavgat Masaj Salonu-Masöz Esra
Manavgat Masaj Salonu-Masöz Esra Üçüncü sınıftan bir tarih öğrencisi olan Harold Mather’le beraber Old Compton Sokağı’ndan Dean Sokağı’ndaki French Pub’a doÄŸru yürüyordu. AkÅŸam olmak üzereydi, Malet Sokağı’ndaki kütüphaneden çıkınca arkadaÅŸlarıyla buluÅŸmak üzere doÄŸru buraya gelmiÅŸlerdi. Edward’ın lisesinde olsa Mather ideal bir kurban sayılırdı kısa boyluydu, ancak bir altmış kadardı. Gülünç bir yassılığı olan yüzünde kalınca camlı bir gözlük vardı, insanı delirtecek kadar geveze ve akıllıydı. Oysa üniversitede parlamıştı, imrenilecek bir konumdaydı.
Önemli bir caz plakları koleksiyonuna sahipti, bir edebiyat dergisinin editörüydü, Encounter dergisi öykülerinden birini basmayı kabul etmiÅŸ fakat henüz yayımlamamıştı, Öğrenci BirliÄŸi’nin resmi tartışmalarında herkesi güldürüyordu, usta bir yansılamakçiydi, Macmillan’ı, Gaitskell’i, Kennedy’yi, uydurma Rusçayla Kruşçev’i ve çeÅŸitli Afrikalı liderleri, Al Read ve Tony Hancock benzer biçimde komedyenleri öykünmek ediyordu. Beyond the Fringe’deki bütün sesleri ve skeçleri oynayabiliyordu, Tarih Bölümü’ndeki en iyi öğrenciydi. Eskiden olsa elinden geldiÄŸince karşılaÅŸmamaya çalışacağı biriyle olan bu arkadaÅŸlığına kıymet vermesini Edward kendi hayatında bir geliÅŸme, yeni bir olgunluÄŸun kanıtı olarak görüyordu.
Manavgat Masaj Salonu-Masöz Esra
O gün, kış mevsiminin o hafta içi akÅŸamında Soho yeni yeni canlanmaya baÅŸlamıştı. Publar doluydu, fakat kulüpler hemen hemen açılmamıştı, kaldırımlar da boÅŸtu. Old Compton Sokağı’nda kendilerine doÄŸru yürüyen çift kolaylıkla fark ediliyordu. Rock’çıydılar, erkek yirmi beÅŸ yaÅŸlarında, iriyarıydı, uzun favorileri vardı, zımbalı deri ceket, daracık kot pantolon ve çizme giymiÅŸti, koluna asılmış tombul kız arkadaşı da tıpkı onun benzer biçimde giyinmiÅŸti. Yanlarından geçerlerken, adımlarını aksatmadan, adam kolunu uzatıp Mather’ın ensesine elinin tersiyle sert bir tokat indirdi, Mather sendeledi, Buddy Holly gözlüğü yerinden fırlayıp yola savruldu.
Ya Mather’ın boyuna ve özenli görünümüne gösterilen rasgele bir nefret iÅŸaretiydi bu veya Yahudiye benzemesi ve öyle de olması yüzündendi. Belki de kızı etkilemek ya da eÄŸlendirmek için yapılmıştı. Edward durup nedenini düşünmedi. Çiftin ardından giderken Harold’un ya da ÅŸeklinde bir ÅŸey bağırdığını duydu, ama tam da bu tür ricalara kulaklarını tıkamıştı o anda. Yeniden aynı rüyanın içindeydi. Durumunu tanım etmek zor gelecekti kendisine: Öfkesi kabarmış, döne döne bir tür vecd halini almıştı. SaÄŸ eliyle insanın omzunu kavradı, onu çevirdi ve sol eliyle boÄŸazına sarıldı, duvara doÄŸru itti. Adamın kafası tok bir ses çıkararak dökme demirden bir su oluÄŸuna çarptı.
Son yorumlar